


Tava ciğerin UNESCO envanterine girmesinin yıllardır istendiğini ancak bugüne kadar ciddi bir adım atılmadığını kaydeden Dinar, “Dünya gastronomi envanterine Edirne’den tava ciğerin girmesi çok önemli. Hem kentimiz bütün dünyada tanınacak hem de lezzetimiz. Şehrimize daha çok ziyaretçi gelecek. Bugüne kadar söylemde kalan bu konuyu; şimdi Kültür ve Turizm İl Müdürlüğümüz hayata geçirecek adımlar atmaya başladı. Kurulan komisyon, Edirne'nin kültürel miraslarının tespitini yaptı. Tava ciğerin, Edirne'nin il kültür envanterine girmesi için tavsiye kararı alındı. Uzun bir yolculuğa başlaması için imzalar atıldı" diye konuştu.

Tava ciğerinin UNESCO yolculuğunun uzun bir süreç olduğunu vurgulayan Dinar, "Bir kurul oluşacak. Tava ciğerin yapılışını, biberini, biberin hangi oksijende kurutulduğunu, hangi güneşte kurutulduğunu, ustaların nasıl yetiştiği gibi çalışmaları anlatılacak. Bu çalışmalar tamamlandığında önce ulusal envantere girecek. UNESCO’dan tescillenmesi 5-6 yıl sürecek bir yolculuk. Önemli olan başlangıç adımlarını atmak” diye konuştu. Dünyada yöresel yiyecekler arasında eşi benzeri bulunmayan bir tat olduğunu söyleyen Dinar, “Bir usta düşünün. Elinde özel bir bıçak, ciğeri alıyor belki 10 bin, belki 100 bin kere aynı yere vuruyor, aynı standartta doğruyor. Bunun teknolojisi yok, tamamen el emeği göz nuru" ifadelerini kullandı.


Tescilin bugüne kadar yapılmamasının eksiklik olduğunu söyleyen Erdal Akgün, “Edirneli esnaf olarak hepimiz ortak hareket ediyoruz. Kentte ciğer tava bir sektör zaten. En kısa zamanda inşallah yolculuğun sonuna gelip, UNESCO'da tescilimiz onaylanır" dedi.




